Umre kelimesi, ziyaret etmek anlamına gelmektedir. Belirli zamana bağlı olmayarak Kâbe’i Muazzama’yı usulüne göre ihramlandıktan sonra, tavaf say ve tıraş olmaktan ibarettir.
Hanifi ve Maliki Mezhebinde, ömründe bir defa ömre yapmak Müekked sünnet, Şafii ve Hanbelî Mezheplerinde farz sayılmıştır. Çünkü ihram, insan. İçin bir elbise olmaktan çok; niyet, tercih ve tel biyedir. Kibirden gururdan, kendini beğenmişlikten, bencillikten, gösterişten sıyrılıp, samimiyete ve takvaya ulaşmaktır.
Gönülden gelen bu istek ve kararını,”Lebbeyk, Allahümme Lebbeyk. = Buyur Allah’ım, Buyur! Emrine hazırım.” diyerek, büyük bir aşk ve şevk içinde dağlara, taşlara, vadilere tepelere, karşılaştığı topluluğa ilan eder. Benliğini aşar. İradesini güçlendirir.
Kâinat’ın en güzeli (s.a.v.) buyurdular. “Ramazan’da yapılan bir Umre sevap cihetiyle, hacca muadildir.”(Hâkim-elmüstedrek)
Umre’nin Fazileti: Kendisiyle öbür umre arasında işlenmiş küçük günahlar için kefarettir. Allah katında makbul haccın karşılığı ise ancak cennet-dir.” (Buhari, Müslim ) Hac ve umre için Beytullah’a gidenler, Müslümanların, Allah’a (c.c.) gönderilmiş temsilcileridir. Dua ederlerse Allah (c.c.) dualarını kabul eder. Mağfiret dilerlerse bağışlar.” (Nesai)
Mescid-i Haram’ın Fazileti: “Mescid-i Haramda kılınan bir namaz da diğer mescitler de kılınan 100-bin, namazdan efdaldır. Buyrulmuştur. Mekke-i Mükerreme’de ramazan orucunu tutmak başka ülkelerde 100-bin ramazan ayı oruçlu olmaktan efdaldır. “Mekke-i Mükerreme’de cemaatle kılınan namazın 1000. rekâtı bin yüz rekât namaz dan efdaldır.
Tavafın fazileti: "Resûlullah (a.s.) buyurdular ki: Kim, Kâbe-yi 50- defa tavaf ederse, günahlarından çıkar ve tıpkı annesinden doğduğu gündeki gibi olur.
Abdullah İbni Ömer’den, Ben Rasülüllah (s.a.v). Şöyle işittim:”kim Kâbe-yi tavaf eder ve tavaftan sonra iki rekât namaz kılarsa bir köle ve cariyeyi Azad etmiş gibi sevap olur. (İbni Mac’e, 1046)
Ata bin Ebi Rab ah:(Ebu Hureyre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurduğunu bana rivayet etti:”Rükn-i Yemani yanında 70 Melek görevlendirilmiştir. Kimki orada Allah-ım: Beni affet, dünya ve ahir ette afiyet dilerim. Ey rabbimiz bize dünya-da ahir ette-de iyiyi ver. Ve bizi ateşin azabından koru.”diye dua ederse o Melekler âmin derler
Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu.;”Bu Kabe İslam-ın direğidir.Kim bu Kabe-yi ziyaret etmek maksadıyla Hac veya Umre-ye çıkarsa,öldüğü takdirde Cenab-ı Allah onu Cennetine koymayı,sağ kaldığı takdirde ganimet ve mükafatla memleketine döndürmeyi taahhüt eder.”
Zemzem suyunun fazileti. Allah Resul-ü (s.a.v.) Zemzem Hangi maksat içilirse o maksat içindir”. Buyurmuştur. Bu sebeple Kıyamette, hesap günüde susuzluk çek ilmemesi, dilek ve niyeti ile içilmesi uygundur. ( Sünen-i İbni-i Mac’e) İbni Abbas’tan rivayet ediliyor: Hazreti. Peygamber şöyle buyurdu;“Bizimle münafıklar arasındaki fark şudur ki münafıklar, Zemzem suyundan kana kana içemezler.”
Hacerül-esvedin fazileti: Abdullah İbni Abbas-dan gelen bir rivayet şöyledir. Allah Resulü (s.a.v.) buyurdular: And olsun-ki şu Hacer-i Esved kıyamet günü gören gözleri ve konuşan dili olduğu halde mahşere gelecek ve onu hakkıyla istilam eden yani Allah-a itaat ve Resulü-ne tabi olmak üzere ziyaret eden kimseler lehine şahitlik yapacaktır
Güzeller güzeli (s.a.v.) bir defasında dudaklarını Hacerülesved’in üzerine koyarak uzun süre ağlamış, daha sonra dönüp Hz.Ömerin’de (r.a.) ağladığını görünce şöyle demiştir.”Ey Ömer gözyaşları burada dökülür.”(İbni Mace,”Menasik”,27.)
Medine-i Münevvere’nin fazileti. Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor: "Kainat’ın Sultanı (s.a.v.) vesselâm buyurdular ki: "Medine'nin sıkıntı ve meşakkatlerine ümmetimden sabır gösteren herkese, Kıyamet günü şefaatçi ve (hayır ameline) şahit olacağım."( Müslim,)
İbnu Ömer (r.a.) anlatıyor: "Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:"Medine'de ölmeye muktedir olan orada ölsün. Zira ben, orada ölene şefaat ederim." (Tirmizi, Menakıp,) Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: "Rasûlullah (s.a.v.) şöyle dua buyurdular: "Allahım! Mekke'ye verdiğin bereketi iki katıyla Medine'ye de ver!" Buhari, Büyü' 53),
Mescid-i Nebi’nin fazileti:. Güzeller güzeli (s.a.v.) Mescid-i Nebi, de kılınan bir namaz, Mescid-i Haram Hariç, başka mescitlerde kılınan. 1000, namazdan efdaldır.
“Resulullah (s.a.s), Şöyle buyurdular. "Evimle minberimin arası Cennet bahçelerinden bir bahçedir ve minberim de Cennet bahçelerinin üzerindedir (Ahmed b. Hanbel)
”Kim benim mescidimde, ara vermeden 40 vakit namaz kılar ise, ateşten azaptan kurtulduğuna dair beraat yazılır ve nifaktan kurtulur.” (Hadisi şerif.)
“Her kim ki beni, vefatımdan sonra ziyaret ederse, hayatta iken ziyaret etmiş gibi olur. Kabrimi ziyaret edene şefaatim vacip olur.” (Hz. Muhammed (s.a.v.)
İslamın temeli atıldığı Mübarek belde Mekke-i Mükerreme’de her şey iç içe güzel ve faziletli, her ibadetin karşılığında Alla hu Teâlâ 100 bin derece veriyor, yapılan ibadetler de 11 ayın sultanı ramazan ayında yapılıyor.
Bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesi de Ramazan ayında yaşanıyor. Bu mübarek ayda bir an bile gafletle geçirmemeli, Ramazan ayının şanına yakışır bir şekilde dolu dolu yaşamalıyız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder