BİR FATİHA DA SENDEN OLSUN
KİMLER GELDİ, KİMLER GEÇTİ? TIKLA DA GÖR
Allah (cc), Kuran-ı Kerim’de Ankebut suresi 55. ayetinde:” Her canlı ölümü tadacaktır.”diyor. Bizler ve bu yazıyı siz...
10 Nisan 2016
Recep Allahu Teala’nın Ayı
Bismillahirramanirrahim
Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Kâinat’ın zerresi adedince, Salât ve selam bütün insanlığın Efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘e âline ve ashabına olsun.
“Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed”
Değerli okurlarım! Allahu Teâlâ Mümin kullarına çok mübarek ve çok faziletli gün ve geceler ihsan etmiştir. Bu mübarek ve faziletli gün ve gecelerin bir kısmı, üç aylar adı verilen
“Recep, Şaban ve Ramazan ayları” içindedir.
Mevla Teâlâ’ya sonsuz şükürler olsun ki, bizleri bu manevi bu ticaret mevsiminin gölgesine kavuşturmuş bulunuyor.
Bize düşen vazife, belki bir daha kavuşamayacağımız bu kıymetli ve mübarek gün ve geceleri, Hz. Allah (c.c.) rızasına uygun olarak geçirmektir.
Üç aylar yaklaştığı zaman: Allah Rasülü (s.a.v.) şöyle dua ederdi.
“Allahım! Bize Recep ve Şaban ayını mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.(, Bey haki Keşf’ül hafa’)
Yine Kâinat’ın en güzeli Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde böyle buyurmuşlardır.
Beş gece vardır ki o gecelerde edilen dualar geri çevrilmez.
1-Receb’in ilk Cam’a gecesi, (Regaip gecesi)
2-Şaban’ın onbeşinci gecesi, (Berat gecesi)
3-Cuma gecesi,
4-Kurban bayram gecesi,
5-Kadir gecesi,
Kameri ayların yedincisi, İslami takvimin aylarından biri Muharrem ile başlayan ve Zilhicce ile sona eren Kameri takvim aylarının yedincisi olan Recep, ayı aynı zamanda ”üç ayların” ilkidir.
Recep kelimesi, herhangi bir şeyden korkmak, utanmak veya bir kimseyi heybetinden dolayı ululamak manalarına gelir.
Recep kelimesi Tazim manasına gelir. Arapçada üç harften meydana gelen bu kelimeye Recep kelimesine şu vasıflar verilir.
1-Re = Allah Tela’nın rahmeti,
2-Cim = Kulun cürmü, günahı,
3-Be = Allahu Teala’nın biri yani ihsanı, Şu manaya getirilir. “Kulumun cürmünü, Rahmetimle Birr’im arasına alırım.
Bu mübarek aylardan birincisi olan “Receb” ayını manevî değerine, Kur'an-ı Kerim’de şöyle buyurulur:
"Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısına göre ayların sayısı onikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır. Bu, dosdoğru bir nizamdır. Öyleyse o aylar içinde kendinize yazık etmeyin..."(Tevbe Suresi,36,)
Bu Âyet-i Kerime'de işaret buyrulan "haram ayları"nın “ Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep” ayları olduğunu Güzeller güzeli (s .a.v.) şu hadis-i şerifleriyle açıklamışlardır:
"Muhakkak ki zaman Allah'ın yarattığı günkü şekliyle olup akıp gitmektedir.”
Sene oniki aydır. Onlardan dördü haram aylardır. Bunlardan üçü peş peşedir: Zilkade, Zilhicce, Muharrem, bir de Cemaziyelâhir ile Şaban ayları arasında olan Recep'tir.
Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.s.) Üç Aylar hakkında şöyle buyururlar: "Recep Allah'ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da
ümmetimin ayıdır." (Aclûnî, Keşf'ül-Hafâ)
Recep ayı, gerek İslâm'dan önce, gerekse İslâm'dan sonra mukaddes bilinen bir aydır.
İslâm dini gelmeden önce bu ay girer girmez, Arap kabileleri arasında harp etmek, baskın ve çapulculuk yapmak yasaklanır, herkes bu ayda kendisini emniyet ve selâmette hissederdi.
İslâm güneşinin doğmasından sonra da -ilâhi hikmet ve takdir gereğince- bu aya olan hürmet devam ettirildi.
Bu ay Regaib ve Mirac gibi mübarek geceler ilâhi tecellilerle şereflendirildi. Ülkemizde de asırlardır bir "Üç Aylar" geleneği oluşmuş Ramazan'a hazırlık bununla başlar hale gelmiştir.
Bu mübarek aylar içerisinde öyle feyizli geceler vardır ki, Yüce Allah'ın rahmet ve mağfireti bu gecelerde müminler üzerine yağmur gibi yağar.
Recep ayının ilk Cuma gecesi olan “Regaip kandili”, Allah Teâlâ'nın kullarına bol bol bağışta bulunduğu, az ibadetlerine karşılık çok ecir verdiği bir rağbet gecesidir.
Regaip gecesi, duaların kabul olunduğu ve Allah'ın, isteyen kullarına ihsan ve ikramının bol bol olduğu bir gecedir.
Regaib Kandili, Recep ayının 27. gecesindeki Mirac ve Şaban ayının 15. gecesindeki Berat Kandillerini, Ramazan ayını, Kadir Gecesini, Ramazan ve Kurban Bayramlarını müjdeleyen mübarek bir gecedir.
Recep ayı, içerisinde bulunan bir başka mübarek gece de “Mirac gecesidir.” Mirac gecesi, Hz. Muhammed (s.a.s.)'i; Mekke'i Mükerreme’deki Mescid-i Haram'dan, Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya ve oradan da göklerin ilâhî derinliklerine yükselttiği gecedir.
Üç Ayların ikincisi olan Şaban ayı ve onun on beşinci gecesi olan “Berat gecesi” de Müslümanlarca kutsal sayılmış, bu gecenin, diğer gecelerden farklı bir şekilde geçirilmesi, bu gecede daha fazla ibadet edilmesi adet halini almıştır.
Üç Aylar'ın sonuncusu olan Ramazan ayı ve onda bulunan Kadir Gecesi'nin ise dinî hayatımızda ayrı bir yeri ve önemi vardır.
Recep, Şaban ve Ramazan, ayları, Yüce Allah'ın ruhumuza ikram ettiği faziletli ve feyizli bir zaman dilimidir.
Yapılan dileklerin dalga dalga Allahu Tela’ya ulaştığı, dökülen pişmanlık gözyaşlarının günahları silip yok ettiği kandiller geçididir. Melekî olduğu kadar şeytani özelliklere de sahip, günah işlemeye müsait bulunan insanın, günahlarından temizlenmesi için, Üç Aylar bir fırsattır.
Üç Aylar, günahlardan arınma, sevaplarla bezenme mevsimidir.
Ramazandan önce oruçla buluşanlar, Cuma Namazına koşanlar, namaza başlayanlar, ibadetlerini ziyadeleştirenler, tövbe ile Allahu Teâlâ’ya çok yaklaşanlar... Gibi manevî kazanç elde edenlerin çokça görüldüğü anlardır.
Üç Aylar geçmişin muhasebesini yaparak, geleceğe azim ve enerji dolu bir şevkle atılmak için iyi bir imkândır.
Hayatımızda adeta otokontrol sisteminin kurulmasına vesile olan mübarek Üç Aylar ve kandiller, dünyevî meşguliyetlerimizden sıyrılıp, yaratılış gayemizi düşünmemiz; yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi değerlendirmemiz için son derece kıymetli fırsatlardır.
Hz. Sevban (r.a.) rivayet ediyor. Güzeller güzeli (s.a.v.) bir yere gidiyorduk, yolumuz bir kabristana uğradı. Efendimiz (s.a.v.) kabristanın önünde durarak ağlamaya başladı, gözlerinden akan yaşlar göğsünü ıslatıyordu.
Yanına yaklaşıp Ey Allahın Rasülü Anam, babam, nefsim sana feda olsun niçin ağlıyor sun? Vahiymi nazil oldu diye sordum. Ya Sevban! Kabristanda yatan mevtalar azap çekiyorlar,
Onların haline ağlıyorum. Diye cevap verdi. Eğer bunlar recep ayının günlerinden bir gün oruçlu olup, gecesinde Allaha ibadet etmiş olsalardı bu azabı görmezlerdi.
Miraç gecesi Kâinat’ın Sultanı (s.a.v.) Cennette bir nehir gördüm, suyu baldan tatlı, soğukluğu kardan ziyade, kokusu ise, miskten daha güzel Cebrail’e sordum. Bu nehirden kimler içer? Cebrail (a.s.) bana dedi ki, bu nehrin ismi “Receptir.”
Senin ümmetinden bir kimse, Recep ayında oruç tutarsa, size selatü selam getirirse Allahu Teâlâ bu nehirden o kula ikram eder.
İnsanoğlu, yaşadığı günlerde farklılıklar olmazsa, belli alışkanlıklarıyla hayatını sürdürür. Fakat alışkanlıklarının dışında ve farklı durumlarla karşılaşırsa kendine bir çeki düzen verir.
İşte idrak ettiğimiz Üç Aylar ve bu aylar içerisinde bulunan mübarek geceler,
Müslümanların hayatındaki mûtad gün ve geceler arasında fazlasıyla sevap kazanacağı kıymetli zaman dilimidir.
Unutulmamalıdır ki, insan bu dünyada nasıl yaşamışsa, kıyamet gününde Allah'ın huzuruna, dünyada işledikleriyle birlikte varacaktır. Götürdükleri iyi ise sevinip mesrur olacak, kötü ise pişmanlık duyarak mahcup olacaktır.
Ancak bu mah ubiyetin orada faydası da olmayacaktır. Bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulur:
"Ey iman edenler! Allah'tan korkun, herkes yarına ne hazırladığına bir baksın; Allah'tan sakının, çünkü Allah, işlediklerinizden haberdardır."
Mübarek Üç Aylar, Yaratıcımıza, ailemize, çocuklarımıza, milletimize ve bütün insanlığa karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hata, ihmal ve kusurlarımızdan dönmemize ve gaflet uykusundan uyanmamıza vesile olmalıdır.
Aramızdaki çekişmeleri, tefrika ve ihtilâfları, şahsî menfaat hesaplarını ve basit düşünce farklılıklarını bertaraf etmeli; her zamandan daha çok muhtaç olduğumuz ve Yüce Dinimizin bizden ısrarla istediği; barış, hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizin güçlenmesini, insânî ve ahlâkî meziyetlerin yeniden yeşermesini sağlamalıdır.
Bu mübarek ayların feyiz ve bereketini çocuklarımıza anlatalım, geçmişlerimize dualarda bulunalım., bol bol tövbe ve istiğfar edelim. Kaza namazı kılalım, “Kur’an-ı Kerim” okuyalım.
Rabbim üç ayların feyiz ve bereketinden istifade etmeyi nasip eylesin.
Üç aylar içerisinde her gün okuyacağımız dua..
“Allahım! Bize Recep ve Şaban ayını mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır..
“Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed”
Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Kâinat’ın zerresi adedince, Salât ve selam bütün insanlığın Efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘e âline ve ashabına olsun.
“Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed”
Değerli okurlarım! Allahu Teâlâ Mümin kullarına çok mübarek ve çok faziletli gün ve geceler ihsan etmiştir. Bu mübarek ve faziletli gün ve gecelerin bir kısmı, üç aylar adı verilen
“Recep, Şaban ve Ramazan ayları” içindedir.
Mevla Teâlâ’ya sonsuz şükürler olsun ki, bizleri bu manevi bu ticaret mevsiminin gölgesine kavuşturmuş bulunuyor.
Bize düşen vazife, belki bir daha kavuşamayacağımız bu kıymetli ve mübarek gün ve geceleri, Hz. Allah (c.c.) rızasına uygun olarak geçirmektir.
Üç aylar yaklaştığı zaman: Allah Rasülü (s.a.v.) şöyle dua ederdi.
“Allahım! Bize Recep ve Şaban ayını mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.(, Bey haki Keşf’ül hafa’)
Yine Kâinat’ın en güzeli Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde böyle buyurmuşlardır.
Beş gece vardır ki o gecelerde edilen dualar geri çevrilmez.
1-Receb’in ilk Cam’a gecesi, (Regaip gecesi)
2-Şaban’ın onbeşinci gecesi, (Berat gecesi)
3-Cuma gecesi,
4-Kurban bayram gecesi,
5-Kadir gecesi,
Kameri ayların yedincisi, İslami takvimin aylarından biri Muharrem ile başlayan ve Zilhicce ile sona eren Kameri takvim aylarının yedincisi olan Recep, ayı aynı zamanda ”üç ayların” ilkidir.
Recep kelimesi, herhangi bir şeyden korkmak, utanmak veya bir kimseyi heybetinden dolayı ululamak manalarına gelir.
Recep kelimesi Tazim manasına gelir. Arapçada üç harften meydana gelen bu kelimeye Recep kelimesine şu vasıflar verilir.
1-Re = Allah Tela’nın rahmeti,
2-Cim = Kulun cürmü, günahı,
3-Be = Allahu Teala’nın biri yani ihsanı, Şu manaya getirilir. “Kulumun cürmünü, Rahmetimle Birr’im arasına alırım.
Bu mübarek aylardan birincisi olan “Receb” ayını manevî değerine, Kur'an-ı Kerim’de şöyle buyurulur:
"Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısına göre ayların sayısı onikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır. Bu, dosdoğru bir nizamdır. Öyleyse o aylar içinde kendinize yazık etmeyin..."(Tevbe Suresi,36,)
Bu Âyet-i Kerime'de işaret buyrulan "haram ayları"nın “ Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep” ayları olduğunu Güzeller güzeli (s .a.v.) şu hadis-i şerifleriyle açıklamışlardır:
"Muhakkak ki zaman Allah'ın yarattığı günkü şekliyle olup akıp gitmektedir.”
Sene oniki aydır. Onlardan dördü haram aylardır. Bunlardan üçü peş peşedir: Zilkade, Zilhicce, Muharrem, bir de Cemaziyelâhir ile Şaban ayları arasında olan Recep'tir.
Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.s.) Üç Aylar hakkında şöyle buyururlar: "Recep Allah'ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da
ümmetimin ayıdır." (Aclûnî, Keşf'ül-Hafâ)
Recep ayı, gerek İslâm'dan önce, gerekse İslâm'dan sonra mukaddes bilinen bir aydır.
İslâm dini gelmeden önce bu ay girer girmez, Arap kabileleri arasında harp etmek, baskın ve çapulculuk yapmak yasaklanır, herkes bu ayda kendisini emniyet ve selâmette hissederdi.
İslâm güneşinin doğmasından sonra da -ilâhi hikmet ve takdir gereğince- bu aya olan hürmet devam ettirildi.
Bu ay Regaib ve Mirac gibi mübarek geceler ilâhi tecellilerle şereflendirildi. Ülkemizde de asırlardır bir "Üç Aylar" geleneği oluşmuş Ramazan'a hazırlık bununla başlar hale gelmiştir.
Bu mübarek aylar içerisinde öyle feyizli geceler vardır ki, Yüce Allah'ın rahmet ve mağfireti bu gecelerde müminler üzerine yağmur gibi yağar.
Recep ayının ilk Cuma gecesi olan “Regaip kandili”, Allah Teâlâ'nın kullarına bol bol bağışta bulunduğu, az ibadetlerine karşılık çok ecir verdiği bir rağbet gecesidir.
Regaip gecesi, duaların kabul olunduğu ve Allah'ın, isteyen kullarına ihsan ve ikramının bol bol olduğu bir gecedir.
Regaib Kandili, Recep ayının 27. gecesindeki Mirac ve Şaban ayının 15. gecesindeki Berat Kandillerini, Ramazan ayını, Kadir Gecesini, Ramazan ve Kurban Bayramlarını müjdeleyen mübarek bir gecedir.
Recep ayı, içerisinde bulunan bir başka mübarek gece de “Mirac gecesidir.” Mirac gecesi, Hz. Muhammed (s.a.s.)'i; Mekke'i Mükerreme’deki Mescid-i Haram'dan, Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya ve oradan da göklerin ilâhî derinliklerine yükselttiği gecedir.
Üç Ayların ikincisi olan Şaban ayı ve onun on beşinci gecesi olan “Berat gecesi” de Müslümanlarca kutsal sayılmış, bu gecenin, diğer gecelerden farklı bir şekilde geçirilmesi, bu gecede daha fazla ibadet edilmesi adet halini almıştır.
Üç Aylar'ın sonuncusu olan Ramazan ayı ve onda bulunan Kadir Gecesi'nin ise dinî hayatımızda ayrı bir yeri ve önemi vardır.
Recep, Şaban ve Ramazan, ayları, Yüce Allah'ın ruhumuza ikram ettiği faziletli ve feyizli bir zaman dilimidir.
Yapılan dileklerin dalga dalga Allahu Tela’ya ulaştığı, dökülen pişmanlık gözyaşlarının günahları silip yok ettiği kandiller geçididir. Melekî olduğu kadar şeytani özelliklere de sahip, günah işlemeye müsait bulunan insanın, günahlarından temizlenmesi için, Üç Aylar bir fırsattır.
Üç Aylar, günahlardan arınma, sevaplarla bezenme mevsimidir.
Ramazandan önce oruçla buluşanlar, Cuma Namazına koşanlar, namaza başlayanlar, ibadetlerini ziyadeleştirenler, tövbe ile Allahu Teâlâ’ya çok yaklaşanlar... Gibi manevî kazanç elde edenlerin çokça görüldüğü anlardır.
Üç Aylar geçmişin muhasebesini yaparak, geleceğe azim ve enerji dolu bir şevkle atılmak için iyi bir imkândır.
Hayatımızda adeta otokontrol sisteminin kurulmasına vesile olan mübarek Üç Aylar ve kandiller, dünyevî meşguliyetlerimizden sıyrılıp, yaratılış gayemizi düşünmemiz; yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi değerlendirmemiz için son derece kıymetli fırsatlardır.
Hz. Sevban (r.a.) rivayet ediyor. Güzeller güzeli (s.a.v.) bir yere gidiyorduk, yolumuz bir kabristana uğradı. Efendimiz (s.a.v.) kabristanın önünde durarak ağlamaya başladı, gözlerinden akan yaşlar göğsünü ıslatıyordu.
Yanına yaklaşıp Ey Allahın Rasülü Anam, babam, nefsim sana feda olsun niçin ağlıyor sun? Vahiymi nazil oldu diye sordum. Ya Sevban! Kabristanda yatan mevtalar azap çekiyorlar,
Onların haline ağlıyorum. Diye cevap verdi. Eğer bunlar recep ayının günlerinden bir gün oruçlu olup, gecesinde Allaha ibadet etmiş olsalardı bu azabı görmezlerdi.
Miraç gecesi Kâinat’ın Sultanı (s.a.v.) Cennette bir nehir gördüm, suyu baldan tatlı, soğukluğu kardan ziyade, kokusu ise, miskten daha güzel Cebrail’e sordum. Bu nehirden kimler içer? Cebrail (a.s.) bana dedi ki, bu nehrin ismi “Receptir.”
Senin ümmetinden bir kimse, Recep ayında oruç tutarsa, size selatü selam getirirse Allahu Teâlâ bu nehirden o kula ikram eder.
İnsanoğlu, yaşadığı günlerde farklılıklar olmazsa, belli alışkanlıklarıyla hayatını sürdürür. Fakat alışkanlıklarının dışında ve farklı durumlarla karşılaşırsa kendine bir çeki düzen verir.
İşte idrak ettiğimiz Üç Aylar ve bu aylar içerisinde bulunan mübarek geceler,
Müslümanların hayatındaki mûtad gün ve geceler arasında fazlasıyla sevap kazanacağı kıymetli zaman dilimidir.
Unutulmamalıdır ki, insan bu dünyada nasıl yaşamışsa, kıyamet gününde Allah'ın huzuruna, dünyada işledikleriyle birlikte varacaktır. Götürdükleri iyi ise sevinip mesrur olacak, kötü ise pişmanlık duyarak mahcup olacaktır.
Ancak bu mah ubiyetin orada faydası da olmayacaktır. Bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulur:
"Ey iman edenler! Allah'tan korkun, herkes yarına ne hazırladığına bir baksın; Allah'tan sakının, çünkü Allah, işlediklerinizden haberdardır."
Mübarek Üç Aylar, Yaratıcımıza, ailemize, çocuklarımıza, milletimize ve bütün insanlığa karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hata, ihmal ve kusurlarımızdan dönmemize ve gaflet uykusundan uyanmamıza vesile olmalıdır.
Aramızdaki çekişmeleri, tefrika ve ihtilâfları, şahsî menfaat hesaplarını ve basit düşünce farklılıklarını bertaraf etmeli; her zamandan daha çok muhtaç olduğumuz ve Yüce Dinimizin bizden ısrarla istediği; barış, hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizin güçlenmesini, insânî ve ahlâkî meziyetlerin yeniden yeşermesini sağlamalıdır.
Bu mübarek ayların feyiz ve bereketini çocuklarımıza anlatalım, geçmişlerimize dualarda bulunalım., bol bol tövbe ve istiğfar edelim. Kaza namazı kılalım, “Kur’an-ı Kerim” okuyalım.
Rabbim üç ayların feyiz ve bereketinden istifade etmeyi nasip eylesin.
Üç aylar içerisinde her gün okuyacağımız dua..
“Allahım! Bize Recep ve Şaban ayını mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır..
“Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed”
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
ERZURUM'DA HALI YIKAMA SİZE BİR TELEFON KADAR YAKIN
TOMURCUK HALI YIKAMA
0442 214 19 34
0533 371 19 33
IŞILTI HALI YIKAMA
0442 242 05 97
0530 175 3414
POLAT HALI YIKAMA
0534 334 59 08
0 507 046 83 47
BURSADAKİ TORTUM DEMİRCİLER KÖYLÜLERİNİ MİLLETÇE ALKIŞLIYORUZ
Bursa'da yaşayan köylülerimiz ayda bir 27 hane reisi olarak toplanıyor. Kuranı Kerim okuyor, dua ediyor, birbirlerinden haberdar oluyor.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder