Vefatının 75'inci ve İstiklal Marşı'nın kabulünün 90'ıncı yılı olması dolayısıyla ilan edilen Mehmet Akif Ersoy Yılı, çeşitli etkinlikleri geride bırakarak sona eriyor. Peki, Mehmet Akif Ersoy Yılı'nda neler yapılamadı?
Mehmet Akif Ersoy'un edebi kişiliği ve Mehmet Akif Ersoy Yılı etkinliklerine ilişkin soruları cevaplandıran monografi ve deneme yazarı Beşir Ayvazoğlu, İstiklal Marşı şairi Ersoy'un edebiyat tarihinde çok önemli bir yerinin bulunduğunu belirterek, özellikle Kurtuluş Savaşı'nda verilen mücadeleyi milli şairin dizelerinde çok açık olarak bulmanın mümkün olduğunu dile getirdi.
MISIR APARTMANI MÜZE YAPILABİLİRDİ
Ayvazoğlu; "Mehmet Akif Ersoy, içindeki şiir seviyesini ve zenginliğini davasına feda etmiş ve şiirlerinde sosyal meseleleri ön plana çıkarmıştır" dedi. Bu yılın Mehmet Akif Ersoy için ayrılmasının önemli bir aşama olduğunu ifade eden Ayvazoğlu, yıl içinde milli şair için çok önemli etkinlikler düzenlendiğini anlattı. Ayvazoğlu; "Böyle yıl dönümlerinde Ersoy'u yeniden hatırlayarak hafızalarda canlandırmak önemli. Tabii ki yapılanlar yeterli midir derseniz, çok şey yapılabilir. Ne kadar yaparsanız eksiktir. Mesela, Ersoy'un vefat ettiği Mısır Apartmanı müze yapılabilirdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca şairin Mısır'da kaldığı ev de yeniden düzenlenebilirdi" diye konuştu. Ayvazoğlu, Ersoy'un günümüzde yeterince tanınmadığını ve kıymetinin bilinmediğini söyleyerek; "Maalesef onun döneminin diliyle bugünkü dil arasında o kadar büyük fark var ki, sadece Ersoy değil, Orhan Veli Kanık ve daha birçok şairin kıymeti bilinmiyor. Gençlerimiz 300 kelime dağarcığıyla yazıyor ve konuşuyor. Bu durum ancak eğitim ve tarih şuuru kazanmakla aşılabilir" dedi.
MEHMET AKİF ADINA ÖDÜL KONULABİLİRDİ
Gazeteci yazar Abdurrahman Şen de Mehmet Akif Ersoy Yılı olarak ilan edilen bu yılda milli şair adına kalıcı bir şey bulamadıklarını, sadece panellerde, sempozyumlarda konuşulduğunu belirtti. Şen; "Ersoy adına bir kültür ödülü konulabilirdi, bunu TBMM yapmalıydı. Onun hayatının anlatıldığı bir film çekilebilirdi. Ayrıca İstanbul'da bir yerde mekân tahsisi yapılarak kültür evi yapılabilirdi. Bizim istediğimiz İstiklal Marşı şairimiz için kalıcı işler yapılmasıydı" dedi. Şen, Ersoy'un gençlik tarafından yeterince tanınmadığını belirterek; "Ersoy, özellikle günümüz gençlerine, gelecek nesillere her bakımdan örnek bir insan olarak öğretilmeli, tanıtılmalı. İstiklal Marşı'nın tüm metni tahlilli ders olarak okutulmalı. Onun sözlerinin tümünün milli mutabakat metni olduğuna inanıyoruz" şeklinde konuştu.
SIRAT-I MÜSTAKİM LATİN HAFLERİNE ÇEVRİLEBİLİRDİ
Eşref Edip Fergan'ın bütün eserleriyle birlikte, Mehmet Akif'le ilgili 900 sayfalık devasa Mehmet Akif Hayatı Eserleri ve 70 Muharririn Yazıları isimli eserini de yayına hazırlayan yazar Fahrettin Gün, milli şaire olan ilginin bir türlü bilgiye dönüşmediğini savundu. Türk gençliğine örnek olması gereken, Milli Mücadele'ye destek veren, ayaklanmaların bastırılmasında ön ayak olan milli şair hakkında şimdiye kadar ciddi çalışmalar yapılmadığını söyleyen Gün; "Örneğin, başyazarı olduğu Sırat-ı Müstakim gazetesi halen Latin harflerine çevrilmedi. İstiklal Marşı, ders kitabı olarak okutulmalı. Halkımızın milli şair Ersoy'a karşı bir sempatisi ve sevgisi var ama bu hiçbir zaman bilgiye dönüşmüyor" şeklinde konuştu.
TÜRK TARİHİNİN EN BÜYÜK ŞAİRLERİNDEN BİRİ
Açıklamalı Safahat Lugatı'nı hazırlayan Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü öğretim görevlisi Talip Mert de Mehmet Akif Ersoy'un Türk tarihinin en büyük şairlerden biri olduğunu kaydetti. Ersoy'un, milli şairin yazdığı şiirlerin insanlara mutlaka umut veren bir yönünün bulunduğunu ifade eden Mert, Ersoy'un şiirlerinin ilk okunuşta dilinin ağır olduğunu, ancak alıştıkça öyle olmadığının anlaşıldığını bildirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder