BİR FATİHA DA SENDEN OLSUN

KİMLER GELDİ, KİMLER GEÇTİ? TIKLA DA GÖR

             Allah (cc), Kuran-ı Kerim’de Ankebut suresi   55. ayetinde:” Her canlı ölümü tadacaktır.”diyor. Bizler ve bu yazıyı siz...

23 Temmuz 2009

KUKA TESBİHİ

Erzurum'da Oltutaşı tesbihinden sonra Türkiye'de sadece dört ilde imal edilen "kuka tesbihi" ilerlemeye devam ediyor.Erzurum'dan Türkiye'nin her tarafına gönderiliyor.Kuka tesbihi Brezilya'dan ithal edilen bir kozadan yapılıyor.Ağaçtır.Yukarıda resimde gördüğünüz tesbih ilk günlük.Tesbihi çektikten sonra vişne rengine dönüşüyor.Sahabelerin çektiği ilk ağaç tesbih olduğu söyleniyor.Aşağıda Erzurum'da üretimi yapan Ensar Kaya Usta ile yapmış olduğumuz kuka tesbihinin evrelerini gösteren bir videoyu seredelim: 



 Ayrıca Ensar Usta fiber tesbihi,fil dişi tesbihi ve deve kemiği tesbihi imalatı yaptığını söylüyor.

21 Temmuz 2009

ALTERNATİF PİKNİK ALANI

İnsanoğlu şehir yaşamından, işten, stresten arınmak için doğal bir yer arar.Gideceği piknik alanında su olmasını,tuvaletinin olmasını, kamelya olmasını,doğal olmasını ister.Şimdi size bir yerin adresini veriyorum.Mutlaka not edin:
Erzurum Narman ilçesinin Hohor(Göllü) Köyü'nün sınırlarında bulunan Narman Kaymakamlığı tarafından 2004 yılından beri hizmet veren ancak çoğu kişi tarafından henüz bilinmeyen bu yere mutlaka gitminizi öneririm.Şimdi resimlere bakalım


DOĞADAN GÖRÜNÜM

STRES KÖPRÜSÜ

KAMELYA OCAK(Her kamelyanın yanında bir tane ocak var)
AĞACIN ÖNEMİ
Yaş kesen baş keser(Atasözü)

"Ormanımdan bir ağaç-bir dal- kesenin kellesini keserim."

(Fatih Sultan Mehmet)
Ağacın kutsiyeti, yararlarını, güzelliklerini anlatmaya, bu yazının dar çerçevesinde imkân yoktur. Ama, ağaç hayatın ayrılmaz bir parçası, güzellikler ve gereksinimler manzumesidir. Dahası, çok ağacın manası manidar, meyvesi şifa kaynağıdır.
Öyle olmasaydı Cenab-ı Peygamber (s.a.s) mealen "Yarın kıyametin kopacağını bilsen bile, bir fidan dik!" diye buyurur mu idi.
Ağaç dikme, tüm semavi dinlerde önerilmiştir. Ama, İslam'da tavsiyenin ötesinde emredilmiştir.
İslam'da ağaç dikene hayırlar, bereketler ve afiyetler müjdelenmiştir.
Doğduğumuzda konulduğumuz beşik ağaçtan, son yolculuğumuza bizi götüren tabut ağaçtandır.
Kuşlar yuvalarını ağaç dal.
NARMAN KAYMAKAMLIĞI PİKNİK ALANINDA OLMAMASI GEREKEN GÖRÜNTÜLER:




Bunun gibi birçok ağaca yapmışlar.Böyle yapanları Fatih Sultan Mehmet'in sözünü uygulamak lazım.Başta piknik alanına gidenlerden istirhamım:
-Yiyecek içecek her şeyi alıyorsun da iki kilogram kömür alamıyor musun?
-Şu an Narman Kaymakamı Alper TANRISEVER,piknik alanındaki bekçiler için koymuş olduğunuz kulubenin yanına ormanlık alanda bulunan kuru ağaçlardan getirip piknik alanına hazırlıksız gelenlere satılabilir.Ağaçlara bunu yapanlara para cezası verilebilir.
Ne dersiniz?

20 Temmuz 2009

17. GELENEKSEL NARMAN İLÇESİ AŞIK SÜMMANİ'Yİ ANMA ŞENLİĞİ YAPILDI


Narman Kaymakamlığı ve Belediyesi tarafından bu yıl 17.Geleneksel Aşık Sümmani'yi Annma Şenliği 19.07.2009 Pazar günü yapıldı.
Narman Kaymakamı Alper TANRISEVER ve Yücel Ahmet İŞLEYEN birer konuşma yaptı.
Şenliğe;İbrahim ERKAL,İsmail BİNGÖL,Seda ve Narmanlı Selim katıldı.
Seda ilk defa katılmasına rağmen çok iyiydi.
Rehyanın türküleri de iyiydi
Geceye Narmanlı Selim damgasını vurdu.TEZ GEL şarkısı alanı dolduran 5000 kişi tarafından söylendi.
AŞIK SÜMMANİ KİMDİR?
Ervah-ı ezelden levh ü kalemden
Bu benim bahtımı kara yazdılar
Gönül perişandır devr-i alemde
Bir günümü yüz bin zara yazdılar

Sümmani'nin gerçek adı Hüseyin olup, babası Kasımoğulları'ndan Hasan'dır. 1861 yılında Erzurum ili, Narman ilçesi, Samikale Köyü'nde doğmuştur. Kendileri bu köye Kafkaslar' dan gelmişlerdir. Babası köyde çobanlıkla geçimini sağlamakta idi Hüseyin 10-11 yaşlarına geldiğinde, babasıyla birlikte çobanlık yapmaya başladı. Hüseyin'in genellikle danalarını otlattığı yer Ablaktaş'tır: Bir gün Şekerli Düzü' ne hayvanlarını otlatmaya tek başına gider. Hüseyin, kendisine doğru bir atlının geldiğini görür. Atlı, Hüseyin'e selam verir ve adını öğrenmek ister. Çok aç olduğunu söyleyip ondan ekmek ister. Köylerinde nerede misafir olabileceğini sorar. Hüseyin üç arpa ekmeğinin yarısını atlıya verir. O' nun bu cömertliği hoşuna gider ve der ki:
-Oğul, sana bir dua öğreteyim. Bu duayı kırk gün okuyacaksın. Yalnız yüz tane taş say, cebine koy. Her okuyuşta bir taş atarsın. Duayı kırk gün okur ve son gün Ablaktaş'a gider. Babası ise Cuma namazını kılmak için köyde kalır. Ablaktaş'taki çeşmenin yanında hayvanlarını otlatmaya bırakır. O da namaz kılmaya niyetlenir. Daha önce babasıyla burada namaz kılarlarmış Namaz vaktini anlamak için de kendilerine bir taş tespit etmişler. Güneş taşa isabet ettiği zaman öğle vakti olduğunu anlarlarmış, O gün de babasıyla yaptığı gibi kendisine taşı nişan eder ve Güneş'e bakarken uykuya dalar.
Uykusunda, çeşmenin başında kırk yeşil güvercin görür. Güvercinler birden kaybolur ve karşısında üç derviş belirir. Dervişler Hüseyin'e abdest aldırırlar ve birlikte namaza dururlar. Hatta bir dörtlüğünde der ki:

Vardım saf saf olup durmuş divana
Ben de el bağlayıp geçtim bir yana
Meylimi bağladım gari sübhana
O güzel Allah'ı gözler gözlerim...........

Daha sonra Hüseyin'i ortalarına alıyorlar. Hüseyin bakıyor ki. dervişlerden birinin elinde bir tabla, üç dolu bardak var. Derviş, bunları Hüseyin' in önüne getiriyor ve

-Hüseyin, bu şerbetlerden bir tanesini iç bakalım.

diyor. Hüseyin bardakların içindekileri şerbete benzetemiyor. Kendisini kandırdıklarını. Ona içki içireceklerini sanıyor. Ne kadar zorluyorlarsa da içmiyor Bunun üzerine birisi Hüseyin'in ellerini tutuyor. birisi de parmağını bardağa batırıp Hüseyin'in ağzına sürüyor. Tam bu esnada Hüseyin uykudan uyanıyor. Bakıyor ki, ne derviş var ne de şerbet. Fakat ağzında İnanılmaz bir lezzet hissediyor.

- Öylece bir daha uykuya dalıyor. Uykuda yine karşısına dervişler çıkıyor Tam eline bardağı alıp içmeye hazırlanıyor ki, dervişler şôyle diyor:
-Oğul, buna aşk badesi derler. Sevdiğin kız aşkınadır. Kızın adı Gülperi'dir. Bedahşah kentinde Şah Abbas'ın kızıdır. Sen Onun. O da senindir. Birbirinize aşık maşuk'sunuz. Dervişlerden biri Gülperi'nin cemalini gösterir. Üç bardak Hüseyin'e. üç bardak ta Gülperi 'ye verirler. Yeşil mürekkeple yazılı bir kitap okuturlar.

Üç harf okuttular yeşil yapraktan
Okudum harfini noktasın tek tek.....

Hüseyin uykudan uyanır ki, ne Gülperi Han var ne de dervişler. Danaları da göremeyince köyün yolunu tutar. Köye varmaya yakın bir atlıyla karşılaşır,

-Hüseyin, korkma oğlum, sen ereceğine erdin. Bundan sonra senin mahlasın Sümman, dünyada kavuşmak senin için haram, der. Sümmani, anlam olarak "Sonuncu, sona ait" demektir.

Hüseyin köye varınca annesini,. babasını uyandırır. Babası da ertesi sabah. köylülere, çobanlığı bıraktıklarını söyler. Aradan otuz kırk gün geçer, günler geçtikçe aşkı da ziyadeleşir. Herkes. Onun hastalandığını, cin'e; peri'ye karıştığını sanır. O zamanlar sıra geceleri düzenlenirmiş. Bir akşam babasına yalvarır. gecelere katılmak İstediğini söyler. Babası da dayanamayıp götürür. Sıra Sümmani'ye gelince. bazı kimseler, O'nun çocuk olduğunu söyleyerek atlamak İsterler. Köylülerin teklifini kabul etmeyerek, türkü söylemek istediğini belirtir ve söze başlar:

Uyandım gafletten oldum perişan
Bir nur doğdu alemler oldu ürüşan
Selam verdi geldi üç-beş dervişan
Lisanları bir hoş sedasın tek tek

Lisanları bir hoş eyler avazı
Onlarda mevcuttur ilm-ü el fazı
Dediler: Vaktidir kılak namazı
Aldılar abdestin edasın tek tek

Aldılar abdesti uyandım habran
Aslımız yapılmış hak ü turabtan
Üç harf okuttular yeşil yapraktan
Okudum harfini noktasın tek tek

Okudum harfini zihnim bu!andı
Yalelerim göz göz oldu sulandı
Baktım çar etrafa kadeh dolandı
Nuş ettim kırkların mahlesin tek tek

Nuş ettim badesin gördüm rengini
Tam on sekiz saat sürdüm cengini
Yar yüzünde saydım üç beş bengini
Halhalın altında hırdasın tek tek

Dediler: Sümmani gel etme meram
Adamı çürütür dert ile verem
Sen içün dünyada kavuşmak haram
Hüdam böyle salmış kalemin tek tek

Koşma bitince köylüler şaşırır. Onun badeli Aşık olduğu anlaşılır. Fakat henüz saz çalmasını bilmemektedir. Babası ile bir gün Erzurum ' a giderler. Burada aşık kahvelerine devam eder. Sazın perdelerini ve tezene tutmasını öğrenir. Her akşam köylüyü toplayıp saz çalar. Günler ayları, aylar yılları kovalar Sümmani köyde duramaz ve sevdiğini aramaya karar verir. Önce KafKaslar'a. oradan İran'a gider. İran- Turan illerini dolaşır. Bedahşah'ı tanıyan, Gülperi'nin adını duyan bir Allah kuluna rastlayamaz Hint, Afgan topraklarına gider. Onun bir gurbeti yaklaşık beş yıl sürmüştür. Günlerden bir gün rüyasında pirini görür. Piri O'na Kırım'a bir geziye çıkmasını söyler. Sümmani yanına sofusunu alıp Kırım yolculuğuna çıkar Kışı Kırımda geçirir. Yaz gelince tekrar köyüne döner. Artık şair, hareket kabiliyetini yavaş yavaş kaybederek duraklama dönemine girmektedir.

Devrin büyük şairlerinden Erbabi'yi mat eder. Başarıları Erzurum Valisinin kulağına kadar gider. Bir süre sonra. Sümmani Pasof'a gider. Aşığı oradan Suskap köyüne Zülali'nin yanına götürürler. O sırada ünü Kars'ı, Ardahan'ı, Erzurum'u kaplamış olan Aşık Şenlik'te oradadır. Üçünden bir atışma İsterler. İlk sözü Sümmani söyler:

Adem Sefiyullah makam-ı peder
Cennet' te ihvan bir kere düştü
''Sürün'' dedi, mollam takdir-i kader
Cennetten dünyaya bir kere düştü

Şenlik: Hışm-ı nar içinde gülüstan gözü
İbrahim Safa'ya bir kere düştü
İsmail' e gelen koç kurban kuzu
Cennet'ten Mina 'ya bir kere düştü

Zülali: Türaptan bir avuç hak aldı kaddes
Bu zemin Ierzeye bir kere düştü
Beytullah yerine Beytü'l Mukaddes
Kuruldu Kabe'ye bir yere düştü

Sümmani'nin esas amacı, Şenlik ile meydan edilmekti. Günün birinde yine Samikale köyünden, Sefili isminde birisi, Aşık Şenlik'in yaşadığı. Kars'ın Çıldır ilçesinin Suhara Köyü'ne gider. Kendisini Aşık Sümmani olarak tanıtır. Fakat mat olup, sazını bırakarak köyüne geri döner. Bu olaydan hemen sonra Aşık Şenlik, Ardahan'a gider. Aşık Sümmani ile Ahmet Onbaşı da Şenlik'İn köyüne gelirler Orada. yöre İçinde önemli bir konuma sahip olan, Haşimoğulları 'ndan Celal Bey ve Şerif Bey'le karşılaşırlar. Her ikisi de, bir süre önce köye gelip kendisini Sümmani olarak tanıtan aşıktan, Onun Şenlik'le yaptığı karşılaşmadan bahsederler. O zaman, Sümmani kendi şanını kurtarmak için Aşık Şenlik'le karşılaşmak istediğini söyler. Şenlik, Ardahan'dan köye çağrılır. Neticede bir araya gelirler. Hem tatlı tatlı sohbetler ederler hem de atışırlar. Sonunda yenişemeyip, kardeş olduklarım ilan ederler. Birkaç gün sonra köyüne geri döner. Fakat zaman Gülperi'yi unutturamamıştır. Köylüleri ona rastlayıp konuşturdukları zaman, O, şu şiirini söyler:

Ervah-ı ezelden levh ü kalemden
Bu benim bahtımı kara yazdılar
Gönül perişandır devr-i alemde
Bir günümü yüz bin zara yazdılar

Gönül gülşeninde har oldu deyu
Hasretlik ismimde var oldu deyu
Sevdiğim, sevdiğin pır oldu deyu
Erbab-ı garezler yare yazdılar

Dünyayı sevenler veli değildir
Canı terk edenler deli değildir
İnsanoğlu gamdan hali değildir
Her birini bir efkara yazdılar

Nedir bu sevdanın nihayetinde
Yadlar gezer yarin vilayetinde
Herkes diyarında muhabbetinde
Bilmem bizi ne civara yazdılar

Döner mi kavlinden sıdk-ı adıklar
Dost ile dost olur bağrı yanıklar
Aşk kaydine geçti bunlar aşıklar
Sümmani'yi ''Derkenara'' yazdılar

Aşık artık gerileme dönemine girmiştir. Bir gece rüyasında Gülperi. işaret almadan gurbete çıkmaması yolunda tembih eder. Bu duruma çok üzülür. Zaman zaman Erzurum'a gidip gelmektedir. Erzurum da bulunduğu günler kahvede otururken arkadaş ve dostları sözü eski günlerden açıp. Sümmani'ye Gülperi ile olan aşkını anlattırmak isterler. Artık ihtiyardır. Sazını eline alıp şu şiirini söyler.

Tarih seksen dokuz on bir yaşımda
Cem başımda iş birer birer
On sekiz yıl sürdü yarin peşinde
Akıttım gözümden yaş birer birer

Görmedim dünyada bir şadlık demi
Geçti civan ömrüm, gülmem encamı
Her boyun sistemi, feleğin kahrı
Vurdu her taraftan taş birer birer

Sümmani'yim hani benim otağım?
Gün be gün, bulandı dalım, budağım
Devroldu devranım, çevrildi çağım
Döküldü dihenden diş birer birer

Bir gün gençliğini hatırlayıp aşk badesini içtiği Ablaktaş'a gider. Çobanlığı bıraktığından beri buraya hiç gitmemiştir. Orada oturur, uzun uzun düşünür, çalar, söyler. Artık, sadece kahvelerde çalıp söylemektedir. Bu sıralarda, Gülperi de Sümmani'den haber alamadığına üzülmektedir. Bir gün Bedahşah 'tan tellal çağırttırır. Sümmani'yi aratmak için iki kardeş görevlendirir Sümmani'yi bunlara iyice tarif eder. Aradan günler, ay!ar geçer İki kardeş Kafkas taraflarına gelirler. Birden gözlerine bir adam ilişir. Adamlara Sümmani adında birisi aradıklarını söylerler. Adamlar:

-Biz Onun akrabalarındanız. Sümmani yakında öldü. Gülperi adında bir kızı sevmişti. Bu kızın aşkı için pir elinden bade verilmişti. İşte o vakitten beri. Sümmani Gülperi'nin aşığı olmuştur. Daha ölmeden bir kaç gün evvel rüyasını görmüştü. Günlerce ağladı, son dakikasına kadar Gülperi'nin acılarını çekti. Sonunda Ona hasret gitti.

İki kardeş, Sümmani'nin ölümüne çok üzülürler. Köye dönerler ve doğruyu Gülperi'ye söylemeye karar verirler. Şah'ın sarayına yaklaşırlar, bakarlar ki bir cenaze kalkmaktadır. Bu Gülperi'nin cenazesidir. Sümmani, Samikale Köyü'nde, 5 Şubat 1915 tarihinde vefat etmiştir.
ALLAH RAHMET EYLESİN

19 Temmuz 2009

MİRAÇ KANDİLİ

TÜM DOSTLARIMIN VE EHREKLİLERİN MİRAÇ KANDİNİ TEBRİK EDER ALEM-İ İSLAMA İYİLİK VE HAYIRLAR GETİRMESİNİ ALLAH(cc)TAN DİLERİM.
BU GECEYİ GAFİL GEÇİRMEYELİM.
Bu geceleri nasıl değerlendirmeyiyiz?
1.Kur'an-ı Kerim okuyarak,
2.Allah(cc) rızası için namaz kılarak,
3.Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe ederek,
4.Günahlarımızın bağışlanması için Allah(cc)'tan af dileyerek,
5.Sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed(SAV)'e bol bol salat ve selam okuyarak,
6.Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek;yoksulları öksüz ve yetimleri sevindirerek,
7.Eş,dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek,
8.Dargın ve küskünleri barıştırarak,
Var mısınız?
29 Temmuz 2008'deki Miraç Kandilini kendimize bir başlangıç yapmaya.İyi bir insan,iyi bir müslüman olmaya.Bu gece akıl balığ olan herkese 5 vakit farz olunan namazımızı eksiksiz kılmaya.Günlük bir çetele tutup kıldığımız ya da kılamadığımız namazımızı yazmaya.Kılamadığımız namazlarımızı kaza etmeye.Namazlarımızı cemaatle kılmaya.(Cemaatle kılınan namazın tek başına kılınan namazdan 27 derece daha fazla sevabı vardır.)Namazlarımızda maraton koşusu yapmamaya.Namazlarımızda tadili erkana uymaya.
İnşallah bunları yapanlardan oluruz.Şu duaları da bu gece çok okuyalım:
Allahumme inneke afüfvün kerimün tühıbbül affe fegfü anna.
(Allahım,sen affetmeyi seversin bizi de affet.)
Ya Rabbi ,Sen bizden razı olmadıkça bizi dünyadan alma.AMİN
GECENİZ BEREKETLİ OLSUN.
(EDİTÖR)

17 Temmuz 2009

EL DEĞİRMEN TAŞI

insanoğlu ihtiyaçları karşılamak için çok çeşitli aletler geliştirmiştir.Bunlardan birsisi de el değirmen taşıdır.Erzurum Tortum Demirciler (Ehrek) Köyü'nde bir tane Video çekim yaptım.Şimdi bunu seyredelim. 




 ŞİMDİ HAŞIL OLSA DA YESEM DEDİĞİNİZİ DUYAR GİBİ OLDUM. ÖYLEYSE BUYURUN HAŞIL YEMEYE ERZURUM TORTUM DEMİRCİLER(EHREK) KÖYÜNE. Köyümüzde kullanılan eski eşyaları görmek için;
EHREK ESKİ EŞYALAR TIKLAYINIZ

15 Temmuz 2009

DÜNYAYA YENİ GELEN SON EHREKLİ

Mehmet KALMIŞ' ın oğlu Harun KALMIŞ' ın bir oğlu dünyaya gelmiştir.KALMIŞ ailesini tebrik ederiz.

Allah(cc) hayırlı evlat etsin.(Amin)


SBS'de taban puan 196’ya çıktı tercih hakkı 12’ye düştü

İlköğretim son sınıf öğrencilerinin Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçları açıklandı, sıra tercihlerde. 1 milyon 30 bini aşkın aday için iyi bir Anadolu, fen veya Anadolu meslek lisesine yerleşmenin yolu doğru tercih yapmaktan geçiyor. Ortaöğretim Yerleştirme Puanı 196 ve üzeri olan öğrenciler tercih yapabilecek. Geçen yıl ise taban puanı 160 olanlar tercih yapabiliyordu.

Tercihler, internete sahip öğrenci velileri tarafından 13-17 Temmuz tarihleri arasında http://www.meb.gov.tr, http://oges.meb.gov.tr veya http://e-Okul.meb.gov.tr adreslerinde yayımlanan tercih listelerine göre bireysel olarak yapılacak. Interneti olmayanlar ise okul müdürlüklerine giderek tercih işlemlerini yapacak ve imzalayacak.

Tercihler okul müdürülüğü tarafından elektronik olarak onaylanacak. Tercihlerle ilgili her türlü düzeltme, elektronik onaylamadan önce yapılacak. Onaylama işlemi yapıldığı anda öğrencinin tercih işlemi tamamlanmış olacak, aksi takdirde öğrenci tercih yapmamış sayılacak.

Tercih listelerinin elektronik ortamda hatasız, eksiksiz, tercih ve yerleştirme e-kılavuzuna uygun olarak doldurulması gerekiyor. Tercih listesinden öğrenci velisi, onaylamadan ise okul müdürlüğü ve veli birlikte sorumlu olacak.

Öğrenciler bir defa olmak kaydıyla 12 tercihte bulunacak. İkinci yerleştirme ve daha sonraki yerleştirme işlemlerinde de aynı tercihler geçerli olacak. Daha sonra hiçbir şekilde bu tercihlerde değişiklik yapılmayacak.

Elektronik ortamda onaylanan tercih başvuru bilgileri formunun çıktısı alınarak okul müdürlüğü yetkilisi ile veli tarafından imzalanacak. Bu belgenin aslı okulda saklanacak, bir nüshası imza karşılığı veliye verilecek.

Tercih ve yerleştirme ile ilgili tüm işlem ve bilgilendirmeler yine internetten MEB’in sitesinden öğrenilecek. Tercihte dikkat

Tercihlerinizde 2008-OKS’de okulların son aldığı öğrencilerin başarı sırasını ölçü olarak alabilirsiniz. Ancak unutmamalısınız ki, OKS farklı SBS farklı bir sınavdı ve OGES yerleştirme puanınız 7 ve 8’nci sınıfın birleşiminden oluşuyor. Tercihlerinizde üst sıralar için kendi başarı sıranızın en az 2.000 kişi üstünden başlayın ve inebileceğiniz kadar alt sıralara inin. Alt dilimlerde ise kendi başarı sıranızın 5.000 kişi üstünden başlayıp inebileceğiniz en alt tercihe kadar yazmalısınız.

Unutmamalısınız ki, 2008- OKS’de 20 tercih yapma hakkı varken 2009-SBS’de tercih sayısı 12 oldu. Buna dikkat edin.

Şartlarınızın tercih edeceğiniz okulların başvuru şartlarına (ağırlıklı not ortalaması, yaş sınırı vb.) uyup uymadığı kılavuzdan kontrol edin.

2009 SBS-OGES’te öğrencilerin tercih yapabilmeleri için 196,000 puan barajını aşmış olmaları gerekiyor. Puanı 196,000’ın altında olan adayların tercih hakkı yok.

Tercihlerde puanlar yıldan yıla farklılıklar gösterebiliyor. Adaylar kendi başarı sıralamaları ile okulların 2008-OKS’de son aldıkları öğrencinin sırasını karşılaştırarak tercih yapmalı. Bu işlem adayın daha isabetli tercih yapmasını sağlar.

Yerleştirmede öncelik tercih sırasına göre değil, puana göre belirlenir. Adaylar yerleştirmede en yüksek puan alandan başlayarak yerleştirilir. Bu nedenle tercih sıralaması yaparken başka adayların tercihlerine değil kendi tercih listelerinin tutarlılığına bakmaları gerekiyor. Okulların puanlarının büyükten küçüğe doğru sıralamaları gerekir.

Üniversite için Anadolu öğretmen, iş için sağlık meslek

Fen Lİseleri: Öğrencileri, matematik ve fen bilimleri alanında yüksek öğrenime hazırlamak amacı ile kuruldu. Birinci yabancı dili İngilizce olan fen liselerinde öğrenim süresi dört yıl.

Sosyal Bİlİmler Lİselerİ: İlgi ve yetenekleri edebiyat ve sosyal bilimler alanlarında üst düzeyde olan öğrencileri bu alanlarda yüksek öğretime hazırlıyor. Öğrenim süresi hazırlık dışında dört yıl.

Anadolu Lİselerİ: Öğrencileri ilgi, yetenek ve başarılarına göre yüksek öğretim programlarına hazırlıyor. Anadolu liselerinde öğrenim süresi dört yıl. Ancak, öğretim süresi hazırlık sınıfı bulunan liseler de var.

Anadolu Teknİk Lİselerİ: Fen bilimleri ağırlıklı programlar uygulanıyor. Bu okullardan mezun olanlar alanları ile ilgili işyerlerinde çalışabilecekleri gibi, bağımsız “İşyeri Açma Belgesi” verildiğinden, bağımsız işyeri de açabiliyorlar.

Anadolu Meslek Lİselerİ: Bu okullardan bazıları uygulanan programlarla birlikte adlandırılıyor. (Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi, Anadolu Süs Bitkileri Meslek Lisesi, Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi, Anadolu İletişim Meslek Lisesi, Anadolu Ticaret Meslek Lisesi vb.).

Anadolu Öğretmen Lİselerİ: Öğretmen yetiştiren yüksek öğretim kurumlarına öğrenci hazırlamak, öğretmenlik mesleğinin gerektirdiği bilgi, beceri, tutum ve davranışları kazandırmak amacıyla kuruldu. Anadolu öğretmen liselerinin öğretim süresi dört yıl. Birinci yabancı dil İngilizce.

Anadolu İmam Hatİp Lİselerİ: İmamlık, Hatiplik ve Kuran Kursu öğreticiliği konularında görevli elemanları yetiştirmek üzere Millî Eğitim Bakanlığı’nca açılan ortaöğretim sistemi içinde yer alan, hem mesleğe hem de yüksek öğretime hazırlayan ortaöğretim kurumlarıdır.

Anadolu Sağlık ve Sağlık Meslek Lİselerİ: Sağlık Bakanlığı’na bağlı kamu ve özel yataklı/yataksız sağlık kurum ve kuruluşlarına ara eleman yetiştirmek üzere açılan okullar. “Anadolu” programlarında İngilizce dersi ağırlıklı olarak veriliyor. Hemşirelik programı ile ortaöğretim seviyesinde dört yıl eğitim veriyor.

Adalet Meslek Lİselerİ: Bu okul mezunları öncelikle Adalet Bakanlığının Zabıt Kâtipliği ile İnfaz ve Koruma Memurluğu ihtiyacını karşılamak üzere nitelikli meslek elemanı olarak yetiştiriliyor.

Anadolu Tarım ve Tarım Lİselerİ: Ülke ekonomisine, tarımsal üretim yönünden katkıda bulunacak, hayvan sağlığı, bitki sağlığı, peyzaj ve çevre düzenleme, su ürünleri, gıda analiz ve kontrol ile ileri tarım tekniklerini başarı ile uygulayabilecek elemanlar yetiştiren okullar.

Anadolu Tapu ve Kadastro Meslek Lİsesİ: Öğrencilere ilgi ve yetenekleri doğrultusunda tapu, kadastro ve harita programları ile yabancı dil bilen, ara kademede meslekî ve teknik elemanlar yetiştiren programlar uygulanıyor.

Lise eğitiminden ne bekliyorsunuz

Dr. Sinem Vatanartıran (Bahçeşehir Koleji)

Geçen sene başlayan SBS, aslında her seviyenin sonunda yapılan, o seviyenin müfredatından oluşan final sınavları gibi. Bu açıdan bakıldığında, aslında SBS, sadece öğrencinin değil, her öğretmenin, okulun, ilin ve genelde de Türkiye’nin akademik karnesini gösterir. Sonuçlar liseye yerleştirme amacıyla da kullanılacağı için, öğrencileri sıralama düşüncesi devam ediyor ve okullar ve ülke olarak başarımızı sorgulamak yerine, bireysel öğrenci başarılarına odaklanmaya devam ediyoruz.

Bu sene SBS sonuçlarına göre öğrenci alan bir liseye devam etmek isteyen öğrenciler için, geçen sene girdikleri 7’nci ve bu sene girdikleri 8’nci sınıf SBS sonuçlarına göre bir puan belirlenecek.

Öğrencilerimize şunu soruyoruz: Hiçbir puan kısıtlaması olmasaydı, hangi lisede/liselerde okumak isterdiniz? Bu listeyi hazırladıktan sonra, “Bir liseden beklentin nedir?” sorusuna sıra geliyor. Çünkü herkesin liseden beklentisi farklı. Aynı lise hakkında farklı kişilerin farklı görüşleri de bulunuyor. Bu farklı görüşler, beklentilerle oluşur. Lise eğitiminden ne beklediğimiz ve bu beklentileri hangi okullarda bulabileceğimiz tercih yaparken çok önemli.

14 Temmuz 2009

TÜM TORTUMLULAR KOOPERATİFİ AÇILDI

Erzurum- Tortum arası sefer yapan ÖZ TORTUMLULAR KOOPARATİFİNE rakip çıktı.TÜM TORTUMLULAR KOOPARATİFİ kuruldu.Yolcu taşımaya başladı.Daha önce Erzurum- Tortum arası 5 TL iken;
Şimdi ÖZ TORTUMLULAR KOOPERATİFİ 2 TL'ye

TÜM TORTUMLULAR KOOPERATİFİ 3TL'ye yolcu taşıyor.Rekabetten en çok vatandaş memnun.Her iki tarafın şoförleri de memnun değil.
TÜM TORTUMLULAR KOOPARATİFİ ERZURUMLULARA VE TORTUMLULARA HAYIRLI OLSUN.

2009 ÖSS SONUÇLARI

Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Yabancı Dil Sınavı (YDS) sonuçları açıklandı. ÖSS'ye 1 milyon 451 bin kişi katıldı. 196 adayın sınavı geçersiz sayıldı. 1 milyon 324 bin kişinin sınavı geçerli sayıldı. 30 bin kişinin puanı hesaplanamadı. 1 milyon 294 bin kişinin puanı hesaplanabildi. 254 tane kopya olayı gerçekleşti. YDS'ye ise 27 bin kişi YDS'ye katıldı. 24 bin 719 kişinin puanı hesaplandı. 2 aday kopya çekti. Detaylar için başlığa tıklayınız.

İşte dereceye giren öğrenciler ve okulları
2009-ÖSS illere göre sınav başarısı

SONUÇLAR İÇİN TIKLAYINIZ

2009 SBS SONUÇLARI

Fen, Anadolu, sosyal bilimler ve diğer bazı meslek liselerine öğrenci yerleştirmek amacıyla gerçekleştirilen ve 1 milyon ilköğretim 8. sınıf öğrencisinin katıldığı Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) sonuçları açıklandı. Ortaöğretim Yerleştirme Puanları (OYP), sisteme yeni geçilmiş olması sebebiyle öğrencilerimizin iki yıllık performanslarını yansıtmaktadır. Bu yıldan sonra üç yıllık performans değerlendirmeleri ile puan hesaplaması yapılacaktır.

SONUÇLAR İÇİN TIKLAYINIZ

06 Temmuz 2009

ORTATEPE'DE AFET EVLERİ YAPILIYOR.AMA...



Bundan 20 yıl öncesine dayanan köylülerimizin "Sarıbayır ve Mezarlık "olarak adlandırdıkları kısımda heyelan sebebi ile Sarıbayır'ın eteğinde evi olanlar tehlike ile karşılaşmıştı.
Uzun uğraşlar sonunda nihayet Şebli'de Ortape'nin eteğinde 26 haneye ev yapılmaya başlandı.
Yer yokluğundan dolayı evler 2 katlı olacak.
Temeller atılmaya başlandı.Allah hayırlı etsin.
Ancak eskiden baba evinde herkes beraberdi.Şimdi onlar ayrı oturuyor.Onlardan bazılarına ev çıkmamış.1987 yılında köye gelen heyetin vermiş olduğu rapor dikkate alınmış.Aradan yıllar geçmiş her şeyin değiştiği gibi heyelanın etkisi de artmış,etki altında kalan bazı ev sahiplerine şu an yapılan evlerde yer verilmemiştir.
Dolgu tehlikesi altında olan evler var.Allah göstermesin herhangi bir tehlikede - bir kayma ve dolgu sonrasında -can ve mal kaybı olursa bunun sorumlularının kim olacağını ve hukuksal sonuçlarının kimin üstleneceğini merak ediyorum.Böyle bir sorumluluğu hiçbir kurum ve kuruluşun üstlenemeyeceği aşikar olup Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nı bir birim olarak gerekli inceleme ve araştırmaların tekrar başlatması gerektiği konusunu vurgulayarak yetkilileri buradan uyarıyorum.

03 Temmuz 2009

DÜNYAYA YENİ GELEN SON EHREKLİ

Hıfzı YILDIZ' ın oğlu Hasan YILDIZ' ın 03.07.2009 Cuma günü bir kızı dünyaya gelmiştir.YILDIZ ailesini tebrik ederiz.

Allah(cc) hayırlı evlat etsin.(Amin)

02 Temmuz 2009

EHREK KORKANS 1.GELENEKSEL YAYLA ŞENLİĞİ

EHREK KORKANS 1.GELENEKSEL YAYLA ŞENLİĞİ'nde bazı fotoğraflar çektim.Onlarla gurbet özleminizi gidermeye çalışın.Seneye de Allah(cc) ömür verirse şenliğe katılmak için gayret edin.
EHREK KORKANS 1.GELENEKSEL YAYLA ŞENLİĞİ FOTOĞRAFLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ

ERZURUM'DA HALI YIKAMA SİZE BİR TELEFON KADAR YAKIN

TOMURCUK HALI YIKAMA
0442 214 19 34
0533 371 19 33

IŞILTI HALI YIKAMA
0442 242 05 97
0530 175 3414

POLAT HALI YIKAMA
0534 334 59 08
0 507 046 83 47

BURSADAKİ TORTUM DEMİRCİLER KÖYLÜLERİNİ MİLLETÇE ALKIŞLIYORUZ

Bursa'da yaşayan köylülerimiz ayda bir 27 hane reisi olarak toplanıyor. Kuranı Kerim okuyor, dua ediyor, birbirlerinden haberdar oluyor.
HABER YENİ FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ